Dünyanın önde gelen yönetim danışmanlığı firmalarından The Boston Consulting Group’a (BCG) göre, Türkiye bankacılık sektörünün son 5 yılda yakaladığı kredi büyüme ivmesi, önümüzdeki 10 yıl boyunca da sürecek. Toplam kredi hacminin üçte birini oluşturan tüketici kredilerinin büyümeye olan katkısı artarak devam edecek. Özellikle KOBİ’lerin ekonomideki payının artmasıyla birlikte ticari kredilerde de ciddi bir büyüme gözlenecek.
Son yıllarda, kredi faizlerinin düşmeye başlamasıyla birlikte bankacılık sektörü kredi hacminde ciddi bir artış oldu. 2008 yılı sonunda 364 milyar TL olan toplam kredi stoku, 2012 Eylül ayı itibariyle 727 milyar TL seviyelerine ulaştı. Yıllık kredi stoku büyüme oranı %20 olurken, buna paralel olarak kredilerin Türkiye’nin GSYİH’sına oranı 2008 yılında %38 iken 2012 yılında %51’e yükseldi. Büyüme tüketici kredileri ve taksitli ticari kredilerde daha yüksek oldu. Tüketici kredileri aynı dönemde %22, taksitli ticari krediler %23, diğer kurumsal ve ticari krediler ise %19 büyüdü. Tüketici kredileri toplam kredi hacminin %34’ünü oluştururken, taksitli ticari krediler %12, ticari ve kurumsal krediler ise %54’lük bir paya sahip oldu.
Devlet bankaları kredi büyümesinde yerli ve yabancı bankaları geride bıraktı ve devlet bankalarının toplam kredilerdeki payı son 5 yılda %24’ten %26’ya yükseldi. Özellikle tüketici kredileri tarafında atağa kalkan devlet bankaları, tüketici kredilerindeki paylarını 4 puan artırarak, %28’lere çıkardı. Taksitli ticari kredilerde ise 5 puanlık bir artışla, 2008 yılında %17 olan devlet bankaları payı, 2012 yılının Eylül ayında %22’ye ulaştı.
Devlet bankalarının toplam kredilerdeki payı artarken, yabancı bankaların toplam krediler içerisindeki payında ise 2008 yılında %42’den Eylül 2012 itibariyle %39 seviyesine hafif bir gerileme oldu. Bu gerileme hem tüketici kredilerinde hem de ticari kredilerde gözlendi.
BCG Türkiye Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burak Tansan‘a göre: “Önümüzdeki 10 yıl içerisinde, toplam kredilerdeki büyüme ortalama yıllık %14-15 seviyelerinde gerçekleşecek ve toplam kredi stokunun GSYİH’ye oranı %80-90 seviyelerine ulaşacak. Türkiye’nin ekonomik büyümesinin temel taşlarından biri olan özel tüketimin sürdürülebilir bir şekilde artmasını sağlayacak, dolayısıyla yurtiçi talebin canlılığı açısından kritik öneme sahip tüketici kredileri, büyümede başı çekecek.”
Tansan, kredi büyümesine katkı sağlayacak diğer bir faktörün KOBİ kredileri ve ticari kredilerde devam edecek ivme olduğunu belirtti. Buna ek olarak, Burak Tansan, katılım bankacılığının da hızlı bir büyüme kaydedeceğini belirtti. “Hem mevcut katılım bankalarının büyüme hedefleri hem de kurulması planlanan katılım bankaları öz önüne alındığında, bankacılık sisteminin toplam kredi stokunun %6’sına tekabül eden katılım bankacılığı kredi hacminin, önümüzdeki 10 yılda hızla artarak ülke genelindeki toplam kredi stokunun %10’u seviyelerine gelmesini bekliyoruz” dedi.