İş dünyasının eğilimlerini araştıran Ranstad’ın Workmonitor çalışması, teknolojinin gelişmesinden doğu ülkelerindeki çalışanların daha çok kaygılandığını ortaya çıkardı. “Teknolojinin hızlı yükselişinin iş dünyasındaki etkileri”, “Çalışanların yeni iş arayışları” ve “Kariyer planları” başlıkları altında gerçekleştirilen araştırmada, çalışanların çoğunun yeni iş bulmak istediği de kaydedildi. Araştırma ayrıca, çalışanların yüzde 72’sinin geçici işleri işsizliğe tercih ettiklerini gözler önüne serdi.
Lider insan kaynakları danışmanlık şirketi Randstad iş dünyasının nabzını ölçmeye devam ediyor. 10 yıldır “Workmonitor’” çalışmasıyla yılda dört kez iş dünyasının eğilimlerini araştıran Randstad; Avrupa, Asya Pasifik ve Amerika kıtalarını içeren, Türkiye’nin de dâhil olduğu 32 ülkeyi kapsayan yılın ikinci “Global iş dünyası eğilimleri” raporunu yayınladı. “Teknolojinin hızlı yükselişinin iş dünyasındaki etkileri”, “Çalışanların yeni iş arayışları” ve “Kariyer planları” başlıkları altında üç farklı konunun derinlemesine incelendiği Workmonitor’de, teknolojinin gelişmesinden doğu ülkelerindeki çalışanların daha çok kaygı duyduğu belirlendi.
Küresel olarak çalışanların % 70’inden fazlası teknolojinin işlerindeki etkisinin büyük olduğunu söylerken, ABD’li çalışanların yüzde 80’inden fazlası, Avusturyalı çalışanların % 58, Kuzey ve Batı Avrupalı çalışanların % 62’si teknoloji, internet ve sosyal medyanın hızlı yükselişi ile birlikte karşılarına yeni fırsatlar çıktığını belirtti. Kuzey ve Batı ülkelerinde teknolojinin iş dünyasındaki tablosu iyimserken, doğu ülkelerindeki tablo karamsarlığa doğru ilerliyor. Hindistan başta olmak üzere Japonya ve diğer doğu ülkelerinde çalışanlar işlerini kaybetmekten korkuyor. Özellikle Hintli çalışanların % 59’u iki yıl içinde teknolojinin bu hızla gelişmesiyle işlerini kaybedeceklerine inanıyor. Bu inanç kadınlarda erkeklere oranla daha güçlü. Kadın çalışanların % 72’si önümüzdeki iki yıl içinde işsiz kalabileceklerini belirtirken, dijitalleşme ile birlikte yeni iş yapış biçimlerine uyum sağlamada zorlanan orta yaştaki kadın ve erkek çalışanlar; rekabetin arttığını, daha fazla performans sergilediklerini ve teknolojik dönüşümde zorluk çektiklerini savundular.
YENİ İŞ ARAYIŞI ARTIYOR
Workmonitor’ün yılın ikinci çeyrek araştırmasında “İş Dolaşım Endeksi” de küresel olarak artış gösterdi. 2013’ün son çeyreğine kıyasla 2 puan artan endeks, çalışanların çoğunun önümüzdeki altı ay içinde başka bir iş bulmayı umut ettiğini ortaya çıkardı. Macar çalışanların yarısı başka bir iş arayışıyla listenin ilk sırasında yer aldı. Macaristan’ı Japonya ve Hong Kong izlerken, Almanya’da ise işinden memnun olmayan çalışanlara yüzde 7 daha eklendi. Son altı ayda işinden en memnun çalışanlara sahip ülkeler ise Meksika, Norveç ve Hindistan olarak kaydedildi.
Türkiye’nin de dâhil olduğu araştırmada küresel olarak çalışanların % 56’sı her ne kadar mükemmel bir işe sahip olduğunu düşünse de, yaptığı işe sadece yaşamını sürdürebilmek için katlandığını belirtti. Araştırmaya katılanların % 75’i iyi bir iş, ofis ve olanaklara sahip olsa bile daha fazla para kazanabilmesi durumunda kariyer planı gözetmeden iş değiştirebileceğini söyledi. Latin Amerika ve Asya’daki çalışanlar iş değiştirme isteğinde en üst sırada yer alırken, Kuzey ve Batı Avrupa ülkelerindeki çalışanlar iş değişikliğine sıcak bakmadığını belirtti.
“GEÇİCİ İŞ, İŞSİZLİKTEN İYİ”
Ülke başına en az 400 görüşme ile gerçekleştirilen “Randstad Workmonitor Eğilim Araştırması”nda küresel olarak çalışanların % 72’si işsiz kalmaktansa geçici bir işte çalışabileceklerini, bunun kadrolu bir iş için iyi bir basamak
olduğunu savundu. Geçici bir işi, işsizliğe tercih eden ülkeler arasında Danimarkalı çalışanlar % 84 ile birinci sırada yer alırken, Çin % 83 ile ikinci, Brezilyalı çalışanlar ise % 82 ile üçüncü sırada yer aldı.
Kariyer hedeflerinin de araştırıldığı yılın ikinci Workmonitor’ünde Türkiye, Çin ve Hindistan’daki çalışanların % 74’ü ilk işlerinin sonraki kariyerleri üzerinde önemli ölçüde etkisi olduğunu belirtti. Türkiye, Avrupa ve ABD’deki çalışanların % 47’si mezun oldukları bölümde çalışmak için araştırma yaptıklarını, gelecekteki kariyer hedeflerini bu yönde planladıklarını belirtirken; Hong Kong, Hindistan ve Çin’deki çalışanların % 65’inden fazlası ilk işlerini rastlantısal olarak bulduklarını söyledi. Öte yandan terfi ve teşvik konusunda İtalya başta olmak üzere Avrupa ve Kuzey ülkelerinde girişimlerin arttığı, işverenlerin başta yeni nesil olmak üzere nitelikli iş gücünü ellerinde tutabilmek adına yeni projelerle fırsatlar sundukları tespit edildi.