Lisanssız elektrik üretimi, 6446 sayılı Elektrik Kanunu ve 2 Ekim 2013 tarihli Lisanssız Elektrik Üretimi yönetmeliği ile her geçen gün ilerleme kaydederek büyüyen bir pazar haline geldi. Son yayımlanan yönetmelikle kurulu gücün üst sınırının 1 MW’a çıkarılmasının yanı sıra, üretilen enerjinin aynı yerde tüketilmesi şartı ile sınırsız elektrik üretiminin de önü açılmış oldu.
Elektrik üretmenin suç olduğu dönemlerden gelen ülkemizin şu an sayısı giderek artan, kendi elektriğini kendi üreten işletmelerle doluyor olması sanırız ki ilerlediğimizin bir göstergesi. Bu doğrultuda katkı sağlayan tüm iradelere teşekkürü bir borç biliriz.
Lisanssız elektrik üretimi sektörüne talep açısından baktığımızda; eylül ayı itibariyle yapılan toplam başvuru adedi 3609 olup, bu başvuruların 1604’ü olumlu, 521’i olumsuz bulunmuş, 1484 tanesinin de değerlendirme süreci devam etmektedir. Başvuruların sayısına baktığımızda en çok başvuru yapılan enerji santralleri %74 ile güneş santralleri. Güneş santrallerini %18 ile rüzgar ve %5 ile hidroelektrik takip ediyor. Geriye kalan %3 kojenerasyon ve biyokütle santrallerini kapsıyor.
Olumlu başvuruların toplam kurulu gücü yine bu ay itibariyle 1000 MW’ı aşmış durumda.
3 Ekim 2013 yönetmeliğinden neredeyse 1 sene geçti ve olumlu bulunan santrallerin gücü 1 yılda 1000 MW’ı gördü. İlerleyen süreçte bu hızın artarak devam edeceğini düşünüyoruz. 2014 sonuna kadar bu 1000 MW’ın 300 MW’ının işletmeye alınacağını ön görüyoruz.
Özellikle güneş enerji santralleri projelerinde lisans alınması sürecinde yatırımcılarımızın çekinceleri nedeniyle de lisanssız enerji santrallerine yatırım amaçlı talep artışı var. EPDK’nın yoğun efor ve zaman sarfettiren lisans başvuru süreci ve akabinde ihale süreci yatırımcıları lisanssız elektrik üretimine doğru yönelmesini sağlıyor. Biliyoruz ki lisanssız enerji santrallerinde ihale yok ve başvuru süreci çok daha basit ve hızlı.
Kurulu gücün üst sınırının 2.5 MW’a yükseltilmesi de önümüzdeki zamanlarda karşımıza çıkacak bir gelişme olacak. Son zamanlarda tüketim toplumu olduğumuz, artık üretime dayalı bir ekonomiye geçiş yapmamızın gereğinden bahseden ekonomi yönetiminin elektrik üretimi konusuna daha fazla önem vererek, daha çok teşvik edilen bir konuma taşıması gerektiğini düşünüyoruz.
Lisanssız elektrik üretimini yatırım amaçlı ( elektrik üretim satmak ) olarak düşünen yatırımcıların yanı sıra işletmesinde, fabrikasında kendi elektriğini üretmek isteyen işletmeler için aslında bu imkan bulunmaz bir fırsat. Neden mi ?
1- Sadece elektrik gideri şirketin karının büyük bir kısmını götüren, yoğun elektrik tüketiminize dayalı üretim yapan işletmeler var. Kendi elektriklerini kendilerinin üretmeleri halinde yıllık karlarını 5 katına kadar artırmaları mümkün.
2- Elektrik zamlarından etkilenmek istemiyorsa bir işletme, kendi elektriğini üretmeye başlaması gerekir. Lisanssız elektrik üretimi ile elektrik zamlarına neşter vuruluyor çünkü.
3- Çoğu işletme kendi elektriğini üretmek için ekstra bir bütçeyle yatırım yapması gerektiğini düşünüyor. Hayır, ekstra bir bütçe ayırmadan, aylık ödenen elektrik faturaları tutarında bir ödeme ile elektrik faturası öder gibi kendi elektrik santrallerinin sahibi olabiliyorlar. Yatırımın geri dönüş süresini 8 yıl olarak düşünürsek ( elektrik zamlarını ve amortisman giderini hesap edersek 5 yıla kadar düşüş sağlanıyor ) bugün kendi elektriğini üretmeye başlayan bir işletme 8 sene elektrik faturası öder gibi santralinin ödemelerini yapıyor, yetmez 8 sene sonra da her yıl elektrik gideri kadar kar elde etmeye başlıyor. Şu an bu adımı atmadı diyelim, 8 sene elektrik faturasını zamlı olarak öder, 8 sene sonra da zamlı olarak ödemeye devam eder. Birinde sağ cepten çıkan para sol cepten geri girmiştir, diğerinde ise sağ cepten çıkan para çıkmaya hem de artarak çıkmaya devam edecektir.
4- Rakip firmalara karşı bir adım önde olunacaktır. Çünkü imal edilen malın üretim maliyeti düşürülmüş olacaktır. Bu da firmanın daha düşük fiyatla ürünü pazarlayarak aynı karı elde etmesi demek.
5- Maddi getirilerinin yanı sıra, elektrik tüketimimizin büyük bir kısmını termik santrallerden karşıladığımız ülkemizde temiz enerji üretimi yaparak hem ülkemizin dışa bağımlılığını azaltmak hem de gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakmak adına üzerimize düşeni gerçekleştirmiş olacağız.
Umarız lisanssız elektrik üretimi ile çıktığımız bu enerji serüveninde; kazanan işletmeler, dışa bağımlılığı azalmış bir Türkiye ve gelecek nesillere miras bırakılmış temiz bir çevre ile yolumuza daha güçlü olarak devam ederiz.