ANGİAD Yönetim Kurulu Üyesi Çağrı Acı, dünyanın en sıkıntılı bölgelerinde dev projeler yaşama geçiren Türk müteahhitlerin, bu alanda dünya markalarıyla yarıştığını söyledi. Acı, Ankaralı firmaların da yarışta yerini aldığını ifade etti.
Ankara Genç İşadamları Derneği (ANGİAD)’nin inşaatçı kökenli yönetim kurulu üyelerinden Çağrı Acı, Türk müteahhitlik sektörünün geldiği noktanın, gurur verici olduğunu söyledi. Türk firmalarının ulusal ve uluslar arası başarılarının dikkat çekici olduğunun altını çizen Acı, “Uluslararası inşaat sektörü dergisi Engineering News Record (ENR) tarafından hazırlanan ENR Top 250 Listesi’nde de ülkemizden 42 firma yer almıştır. Bu firmalardan dördünün merkezi Başkent Ankara’dadır. Ankaralı şirketler bugün Irak, Suriye, Afganistan gibi sıkıntılı ülkeler dahil dünyanın dört bir yanında milyarlarca dolarlık projeleri, başarıyla yaşama geçirmektedir. Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında gerçekleşen bu projeler hem istihdam artışına, hem de ekonomiye katkı sağlamaktadır” dedi.
DAHA FAZLA DEVLET DESTEĞİ
Çağrı Acı, dünya inşaat sektörüne yön veren markalaşmış şirketlerle yarışan Türk firmaların, uluslar arası pazarda kazandıkları gelirin 20 milyar doları geçtiğini de söyledi. Acı, gelirlerini her yıl biraz daha arttıran müteahhit firmalarının, ihtiyaç duyduğu tek şeyin devlet desteğinin etkinliğinin arttırılması olduğunu vurguladı.
MÜTEAHHİTLER EĞİTİMDEN GEÇİRİLMELİ
Çağrı Acı, şöyle devam etti:
“Yurt içinde faaliyet gösteren müteahhitler, meslekle ilgisi olmayan kişi ya da kurumların yarattığı haksız rekabet nedeniyle zarar etmektedir. Bu haksızlığın önlenmesi için daha güçlü yasal düzenlemelere ihtiyaç vardır. Diğer yandan müteahhitlik el yordamıyla yapılan bir meslek olmaktan çıkarılmalıdır. Bu işin bir okulu, bir standardı olmalıdır. Özellikle mesleğe yeni başlayan müteahhitlerin iyi bir eğitimden geçirilmesi gerekmektedir. Bu anlamda Ankara’da mutlak surette bir eğitim kurumuna ihtiyaç vardır. İş güvenliğinden kentsel dönüşüm uygulamalarına kadar sektörü ilgilendiren tüm konularda müteahhitlerin hukuki bilgisinin olması, pazarlamadan yapı projesine kadar her konuda donanımlı olması gerekir. Bunlar da ancak eğitimle mümkündür. Diğer yandan yurtdışında faaliyet gösteren firmalarımızın bulundukları ülkelerde karşılaştıkları sorunların giderilmesi konusunda devletimizin daha çaba harcaması gerekmektedir.”
