Doların Türk Lirası karşısında rekor üstüne rekor kırması, son aylardaki siyasi belirsizlik ekonominin lokomotifi inşaat sektörünü ciddi şekilde etkiledi. Bu süreç sektöre sonradan dahil olanlar ile “gerçek müteahittlerin” de ayrışmasını sağladı.
Doların 3 TL seviyesini aşması, maliyetinin yüzde 80’i dövize endeksli inşaat sektöründe çanların çalmasına neden oldu.
Artan maliyetlerin bazı projeleri durma noktasına getirdiğini söyleyen MFZ Grup ortaklarından Muhanver Gözüm, ekonomisinin yaklaşık yüzde 60’ı inşaat sektörü üzerinden ilerleyen Başkent Ankara’da da döviz artışının etkilerinin hissedildiğini ifade etti.
Özellikle belli ekonomik birikimi olup da hiçbir bilgisi olmadığı halde inşaat işine girenlerin büyük sıkıntıya düştüğünü kaydeden Gözüm, “Ekonominin dinamosu inşaat dışarıdan bakıldığında büyük kazançlar getiren bir sektör olarak görülüyor. Bu yüzden de konut projelerinin gördüğü ilgi üzerine işin inceliğini bilmeyen, tabir-i caizse ‘parasına para katmak’ isteyenlerin rağbet gösterdiği bir alan oldu. Döviz fiyatlarındaki artış da en çok bu kişileri vurdu” dedi.
Gözüm, piyasalardaki dalgalanmaların kaliteli konut projeleri ve işi inşaat olan firmaları hiç etkilemediğini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Dolar ve eurodaki fiyat yükselişi ile inşaat sektöründe kalitenin önemi bir kez daha anlaşıldı. Gerçek müteahhitlerin kendilerini bir kez daha kanıtladığı süreç, sektörde ‘profesyonel dönemi’ ortaya çıkardı. Sözde rakipler elendi, inşaatın sahici temsilcileri yoluna devam ediyor. Ankara’nın en değerli bölgelerinden Beytepe’de hayata geçirdiğimiz Allora Beytepe projesi de bu dönemdeki başarılı satış grafiğini sürdürdü. Çok sayıda projenin durma noktasına geldiği bu süreçte biz ve bizim gibi tecrübeli firmaların değeri daha da arttı.”
