Ankara – Başkent’te son birkaç yıldır yükselen ve her biri yeni yaşam alanları oluşturan konut projelerinin, yapılaşma hızının aynı şekilde devam etmesi durumunda bile en az 20 yıl Ankaralılar’ın ihtiyacı olan modern konut ihtiyacını karşılamayacağı bildirildi.
Ankara’nın silüeti gerek İncek ve Oran ile güneyden; Yaşamkent, Çayyolu, Ümitköy, Batıkent ile batıdan; Macun, Kuzeyyıldızı, Yenimahalle ile kuzeyden; Mamak ile doğudan hızla değişiyor. Kentin genelinde yaşanan bu değişim, bazı çevrelerde konut balonu söylemleri gelişmesine yol açsa da, kuruluş tarihi itibariyle oldukça eskiyen yapılardan, modern yaşam merkezlerine geçmek isteyenler ile sanayi, ticaret ve üniversitelerin gelişimi ile Ankara’ya yerleşenler, konut ihtiyacının her zamankinden fazla artmasına yol açıyor.
Başkent inşaat sektörüne getirdiği yeniliklerle dikkati çeken Elit Yapı’nın Yönetim Kurulu Üyesi Mert Yıldızhan, Ankara’daki hızlı yapılaşma değerlendirilirken, kentin artık kabına sığmayan gelişiminin göz ardı edildiğinin altını çizdi.
Yıldızhan, Ankara’nın ilk yerleşim noktaları olan Kavaklıdere, Cinnah, GOP ile Keçiören, Etlik, Yenimahalle gibi semtlerinde, tarihi değeri olmayan 40-50, hatta 70-80 yıllık çok eski yapılar bulunduğunu belirterek, yaşanan gelişim ve değişimde artık bu yapıların işlevini tamamen yitirdiğini kaydetti.
-“Beklenenin üstünde değişime ihtiyaç var”-
Dikkat edilmesi durumunda söz konusu binaların son 5-10 yıl içinde değerlerinin reel getirilerin çok ama çok altında kaldığını, bu kaybın semtlerdeki yaşam ve kültür kaybına da yol açtığını ifade eden Yıldızhan, şunları söyledi:
“Yapılaşması diğer illere göre çok daha eskilere dayanan Ankara’da modern yaşam için konutta beklenenin de üstünde değişime ihtiyaç var. 40-50 yıllık binaya ne yaparsanız yapın, arzu ettiğiniz konfora ulaşamazsınız. Bir yandan binanın altyapı sorunlarının getirdiği arızalar, kokular, depremlerde artan yıkılma riskleri, diğer yandan otopark, çevre düzenlemeleri, park, bahçeler gibi genel altyapı sorunları içinden çıkılmaz problemler getiriyor. Biz sektör temsilcileri olarak, buradan yola çıkarak birbiri ardına modern projelere imza atıyoruz. Kaldı ki Ankara modern yapılaşmada İstanbul’un çok gerisinden geliyor. Alacağımız çok yol var. Bizler aslında Ankara’ya gençlik aşısı yapıyoruz. Şu anki yapılaşma oranı bu şekilde devam etmesi durumunda bile Başkent’te yeni konut ihtiyacı en az 20 yıl devam eder. Ancak, yeni konut alacakların projelerin konumu, mimari yapısı, kullanışı, işlevselliği ve yapımcı firmanın seceresi gibi detaylara dikkat etmesi gerekiyor. Aksi taktirde daha uzun yıllar bu yapılaşma sorunsuz şekilde devam eder.”
Yıldızhan, hem konut hem de iş merkezi projelerinin Ankara’da yaşam kalitesini artırmakla kalmayacağını, kentin ekonomik gelişimine de katkı sağlayacağını belirterek, “Sektörün ekonomik gelişime katkısı inşaat ürünleri alım satımı, konut satışlarıyla sınırılı kalmayacak. Projelerdeki sosyal donatılar, iş merkezlerinde, iş performansını artıracak unsurlar, özel sektörün gelişimini kamçılayacak, Ankara’yı cazibe merkezi yaparak, Türkiye’nin gerçek anlamda başkenti olmasını da sağlayacak” dedi.