Ülkemizdeki hemen her sektörde ihracatta yaşanan küçülmeye rağmen yarı işlenmiş ve bitmiş deri sektörü kriz tanımıyor. İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçılar Birliği (İDMİB) Başkanı Mustafa Şenocak “Yarı işlenmiş ve bitmiş deri ihracatımız krize rağmen yükseliyor. Bu alanda dünyanın en önemli fuarlarından Milano’daki LINEAPELLE, Şangay’daki ACLE fuarlarına katılan firmalarımızın ürünleri dünyanın en büyük markaları ve alıcıları tarafından beğeniyle satın alınıyor” dedi. Şenocak, Türkiye’nin deri ihracatının 2015 Ocak-Ağustos dönemini değerlendirirken 1 milyar 5 milyon doların 121 milyon dolarının yarı işlenmiş ve bitmiş deriyle karşılandığını söyledi.
Türk deri sektörü Ağustos ve Eylül aylarında İtalya’nın dünyaca ünlü moda şehri Milano’ya üst üste çıkarma yaptı. İlki MICAM Ayakkabı Fuarı olan bu güçlü çıkarmada ikinci adım ise LINEAPELLE Deri Fuarı oldu. Her iki fuara da İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçılar Birliği (İDMİB) önderliğinde katılan firmalar yabancı alıcıların göz bebeği oldu.
Fuara katılım artıyor
LINEAPELLE Fuarı’nda 19’u milli 20’si bireysel katılımla yer alan toplam 39 Türk firması 488 metrekarelik alanda ünlü markalara yarı işlenmiş ve bitmiş deri sattı. Hong Kong APLF fuarından sonra toplam 40 bin metrekarelik fuar alanıyla sektörün ikinci büyük pazar yeri olan LINEAPELLE’de özellikle Avrupa ülkelerine ürün satıldı.
LINEAPELLE Fuarı’nı Deri Tanıtım Grubu Başkanı Erdal Matraş’la birlikte değerlendiren Mustafa Şenocak “Geçen sene 14 firma bu yıl ise bu yıl ise 19 firmayla fuara milli katılım yaptık. Kriz ortamında bile katılımda artış var. Firmalar bu fuarlarda güzel bağlantılar yapıp mutlu ayrılıyorlar” dedi.
Rakamlar yüz güldürüyor
Şenocak yarı işlenmiş ve bitmiş deri mamullerinin 2015 Ocak – Ağustos ihracat rakamlarını ise şöyle değerlendirdi: “Bu dönemde ayakkabı, saraciye, deri giyim, kürk giyim, işlenmiş kürk, yarı işlenmiş ve bitmiş deri ihracatımız toplam1 milyar 5 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yarı işlenmiş ve bitmiş deri ihracatımız ise 121 dolarlık rakamla ihracatımızın yüzde 12’sini sağladı. 47 milyon dolarlık ihracat rakamıyla işlenmiş kürkü de buna dahil ettiğimizde bu rakam yüzde 16.7’ye ulaşıyor. On yıl önce yüzde 8 civarında olan pay gittikçe yükselen bir trendle hareket ediyor. Bu sektörümüz krize rağmen ihracat rakamlarını aşağı düşürmüyor. Deri ve deri mamulleri ihracat ana başlığı içinde birinci sırada ayakkabı yüzde 48 oranıyla, deri giyimi yüzde 21 oranıyla yer alırken ve işlenmiş ve yarı işlenmiş deri ürünleri sektörü yüzde 16.7 ihracat oranıyla üçüncü sırada yer alıyor”
2014’de aynı dönemindeki oranın yüzde 12.1 olduğunu hatırlatan Şenocak, yarı işlenmiş ve bitmiş deri sektöründeki bu yüz güldüren tabloyu kaliteli ve modaya uygun üretime bağladı. Şenocak “Şangay’dan uzak doğu ülkelerine, Milano’dan ise Avrupa ülkelerine açılıyoruz. Bununla birlikte geçen sene Milano’daki fuarda yaptığımız tespitte tam 22 ülkeden ziyaretçi bizim firmalarımızın standlarına uğramış, ürünlerimizi görmüşler. Yılda iki kez kurulan LINEAPELLE aslında sadece Avrupa ülkelerine de değil diğer ülkelerin alıcılarını da buluşturan bir fuar” dedi.
Rusya’da krizle gelen fırsat
Deri ihracatının Rusya’daki krizden büyük oranda etkilendiğini hatırlatan Mustafa Şenocak, buna rağmen yüz güldüren bir gelişmeyi de şöyle anlattı: “Rusya’da kriz öncesi gözde AVM’lerde önemli caddelerde fiyatlarından dolayı mağaza bulamayan Türk deri mağazaları şimdi krizi fırsata çeviriyor. Rusya’da mağaza kiraları 1/3 e düştü. Krizden dolayı Rusya’yı terkeden yabancı markaların yerlerini Türk firmalar kiralamaya başladı. Markalarımız önemli AVM ve caddelerde mağaza bulma fırsatı yakaladılar. Ruslar Türk derisini seviyor. Krizde göz önünde olmak, gelecek için de sağlam ve kalıcı bir adım olarak değerlendirilmeli”
İkiye katlamak için sıfır ÖTV
Mustafa Şenocak, geçmiş dönemlerde de dile getirdikleri kıymetli kürk ve deri ihracatında ÖTV’nin sıfıra indirilmesini tekrar gündeme getirdi. Şenocak şöyle devam etti: “Kıymetli kürk ve deri katma değeriyle, kar marjı yüksek ürünler. 10 ceket satana kadar 1 vizon satarak bu geliri elde edebiliriz. Türkiye’nin genel ihracatının ortalama kilogram fiyatı 1.6 dolar. Ayakkabıda ortalama kilogram fiyatı ise ihraç edilen ülkelere göre 6,3 ile 36 dolar arasında, deri giyimde ise 34 ile 258 dolar arasında değişiyor. Kıymetli kürkte ise bu rakam 1500-2000 dolar civarında. Kıymetli kürk pazarında büyümek için üretim alt yapımız uygun. Türkiye’nin bundan menfaati var. Deri sektörünü canladıracak bir uygulama olur. Ancak kamuoyu baskısından dolayı ÖTV bu üründe sıfırlanamadı. Bu ürünlerin ihracından ve yurt içinde de turistlere satışından ÖTV alınmasın. Bu gerçekleşirse uzun vadede ihracatımız ikiye katlanacaktır. Herkes kabul ediyor bu gerçeği ama bir türlü kaldırılmadı. Mücadeleye ve derdimizi anlatmaya devam edeceğiz”
Turizmdeki düşüş etkilemedi
Deri Tanıtım Grubu Başkanı Erdal Matraş, Antalya’da kendi şirketinin da perakende satış mağazasının olduğunu hatırlatarak, turizmdeki krizden dolayı satışların düştüğüne inanmadığını kaydetti. Matraş, “deri sektörü kepenk indiriyor” ifadesinin yanlış olduğuna dikkat çekerek şöyle dedi: “İşler düştü ama dükkan kapatan yok. Kaliteli turist bekliyoruz. Türkiye’ye gelen turist mutlaka deri almak istiyor. Deri sektörünün ihracatı düşmüş olabilir ama turistik bölgelerde ciromuzun yüzde 5 arttığını iddia ediyorum. İş zorlaşınca perakende de mağazaya daha fazla turist getirip satış yapmak isteyen kimi firmalar daha çok noktada küçük irtibat mağazaları açarak, ürünlerini burada gösterip asıl satışlarını turistleri büyük mağazalarına taşıyarak gerçekleştirdiler”
Rusya’da Türk dizileri ile tanıtım
Erdal Matraş, geçtiğimiz Mart ayında Milano’da Türk derisi için büyük etkinlik şovu yapan Deri Tanıtım Grubu’nun önümüzdeki Ekim ayında da bu atağa devam edeceğini söyledi. Matraş, Türk derisinin dünyadaki algısının daha üst seviyeye ulaşması için bu yıl yapacakları hakkında şu özet bilgileri verdi: “Geçen sene İtalya’ya çok odaklandık. Bu sene hatırlatıcı işler yapacağız. İtalya, Rusya ve Çin’de tanıtımlara devam edeceğiz. Bu üç ülkede tanıtım yapılmasına ise sektördeki firmalarımızla yaptığımız görüşmeler sonucunda karar verdik. Üç ülkede tüketici davranışlarını inceledik. Buna göre Çin’de fuar katılımlarına ağırlık vererek orada çalışmalar yapacağız. Çin çok büyük bir ülke, televizyon reklamları gazete ve dergi ilanları ile bütün ülkeye ulaşmak rantabl değil. Şangay ve Hong Kong fuarlarından büyük bir tanıtım atağı yapacağız. İtalya’da medya ve modanın bir araya gelmesi lazım. Bunu geçen sene dünyaca ünlü Vogue dergisi üç dört proje gerçekleştirerek başardık. Dünya markalarının üst düzey temsilcilerinin katıldığı etkinliklerimizle Türk derisinin algısını yükselttik. Rusya’da Türk dizileri çok izleniyor. Türk dizilerinin uluslararası popülaritesinden faydalanarak tanıtım atağı gerçekleştireceğiz”
