Türkiye ve yurtdışından uzmanların, sektör temsilcilerinin ve akademisyenlerin bir araya geldiği PAGEV İK kongresinde; Türk plastik ev eşyaları ve bahçe mobilyalarının dünya ticaretinde konumu, global trendler, markalaşma yolunda tasarım trendleri, mobilya sektöründe cam takviyeli malzemeler, sektörde Kaizen felsefesi gibi daha birçok konu uzmanları tarafından detaylı olarak masaya yatırıldı. Kongreye; Şişecam, ENGEL Türkiye, Globrand Danışmanlık, ThingTrax UK, Yalın Üretim ve Yönetim, Jacob de Baan Tasarım veİstanbul Ceoncept Gallery gibi firmaların uzmanları konuşmacı olarak katıldı.
Türk Plastik Endüstrisi Kongresi’nde ayrıca “İhracatta Kârlılığı Nasıl Artırırız?” özelinde bir de panel düzenlendi. Panelin moderatörlüğünü Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Başkanı ve Lüks Plastik Genel Müdürü Burak Önderüstlenirken; Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, Porland Porselen Koordinatörü İsmail Taşkın, Arçelik Malzeme Teknolojileri Bölümü Ar-Ge Takım Lider Yusuf Yusufoğlu, Işılplast Satış Müdürü Ali Kemal Erden ve Yaratıcı Yönetmen Orhan Irmak konuşmacı olarak katıldı.
Açılışta kongre hakkında bilgiler paylaşan PAGEV Y.K. Üyesi ve Kongre Komite Başkanı Burak Önder, “PAGEV olarak bu yıl 12.’sini düzenlediğimiz Türk Plastik Endüstrisi Kongremizde plastiklerin evlerimizdeki yerini daha iyi anlatabilmek amacıyla ev, mutfak ve bahçe plastiklerini ele aldık. Sektör üretim, ihracat ve tüketim miktarlarıyla ciddi bir yükseliş ivmesine sahip ancak yüksek katma değerli ürünler sektörümüzü zorluyor. Bu sorunu pazar çeşitliliğimizi artırarak, markalaşarak ve tasarıma önem vererek aşacağımızı düşünüyoruz. Kongremizde de hem Türkiye hem de dünyadan uzmanlarla üretimimizi, ihracatımızı ve kârlılığımızı artırmanın yollarını arayacağız” dedi.
Ordino kalktı ama ayak direyenler var!
Türk Plastik Endüstrisi Kongresi’nde konuşan PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu ise, “Her yıl birbirinden önemli konuları ele aldığımız Türk Plastik Endüstrisi Kongremizin bu yıl 12.’sinde yine birlik ve beraberlik içerisinde olmaktan dolayı çok mutluyuz. PAGEV olarak sektörün gelişimine, büyümesine katkı sağlamak ve sorunlarına çözüm bulmak amacıyla yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bildiğiniz gibi tanıtım grupları, İran sorunu, birliklerin bölünmesine ve daha birçok konuda verdiğimiz mücadelelerde haklılığımızı kanıtladık ve sorunları ortadan kaldırdık. Son olarak yaklaşık bir aydır kaldırılması üzerine yoğun uğraşlar verdiğimiz ordino bedelinin kaldırılması için çalıştık ve sonunda Gümrük ve Ticaret Bakanlığımız, tüm gümrüklere gönderdiği resmi yazıyla bazı gümrüklerde uygulamada Ordino belgesi istendiğini kabul ederken bundan sonra kesinlikle istenemeyeceğini, malların konşimento sahibine, ordino belgesi olmadan teslim edileceğini açıkladı. Böylece firmalarımız ve ülkemiz dış ticareti üzerindeki 700 milyon TL’ye varan bir yük kaldırıldı. Ancak firmalarımızdan aldığımız şikâyetlerde bazı acentelerin Bakanlık yazısına rağmen yeni yöntemlerle ordino belgesi istediklerini duyuyoruz. Acenteler “Ordino” kelimesi yerine teslim evrağı, yük teslim talimat formu vb. yeni isimlerle bu bedeli almaya devam etmeye çalışıyorlar. Ayrıca malların gümrük işlemleri, kanuna uygun bir biçimde ordinosuz olarak tamamlansa dahi limandaki gümrük ambarı üzerinden tekrar ordino belgesi istiyorlar. Bu belge bedeli acenteye ödenmeden firmalarımızın mallarının ambardan çıkışına müsaade etmiyorlar. Bu şekilde yapılan işlemle ilgili gerek acente gerekse buna alet olan limandaki gümrük ambarları kanun dışı bir uygulamaya imza atıyorlar. Bakanlığın resmi yazısından ve firmalarımızın tepkisinden sonra bu süreci devam ettirmeleri artık mümkün değildir. Firmalarımız kanun dışı bir şekilde hala ordino bedeli talep eden acentelere ödemeyi ihtirazi (çekinceli) kayıtla yapmalıdır. Bu şekilde hukuki haklarını korurken, diğer yandan geriye dönük ödedikleri bedeli alma imkânları olacaktır” dedi.
Bakanlığın ordino belgesini resmen kaldıran yazısına rağmen ihracatçının yanında olması gereken bazı dernek ve birliklerin, “kalkmadı, hayırlı olmadı” şeklinde açıklamalarının neye ve kime hizmet ettiğini anlayamadıklarını söyleyen Eroğlu, önceliğin ülke ve ihracatçıların olması gerektiği düşüncesiyle tüm paydaşları bir kez daha olumlu katkı yapmaya çağırdı.
Başbakan Yardımcısı Sayın Recep Akdağ’ın ordino konusunda “Bu parayı kim alıyor nasıl alıyor birkaç kişinin canını biraz yakarsak herhalde bunu da çözeriz” açıklamasını hatırlatan Yavuz Eroğlu: “Nakliyecisi, ihracatçısı ve sanayicisi ile biz ekonominin bir parçasıyız. Bu işi cezaya varmadan Bakanlığın ordinoyu kaldıran yazısına uygun bir şekilde ve iyi niyetle çözülmesini umut ediyorum” diye konuştu.
Yavuz Eroğlu açıklamalarına şu sözlerle son verdi: “Dünya Bankasının yeni yayınladığı araştırma Türk sanayisine gümrüklerde OECD ülkelerinden 6 kat fazla evrak bedeli yüklendiğini ortaya koyuyor. Bu bedelin ana sebeplerinden biri de limanlarla bağlantılı lojistik işlerinde tekelleşmeye varan yapılanmalardır. Türkiye bu sorunu bir an evvel çözmelidir. Nitekim “Ordino Bedeli” pandoranın kutusudur. Şu an oluşturduğumuz kamuoyu baskısı ve Bakanlığımızın resmi yazısı ile diğer konuların da yakın zamanda çözüm yoluna gireceğine inanıyoruz. Biz de firmalarımız üzerindeki gümrüklerle ilgili diğer lojistikle bağlantılı yükleri kaldırmak için başta TOBB, TİM olmak üzere STK’larımız ve Bakanlıklarımız ile çalışmaya devam edeceğiz.”