Plastik sektörü mamul üretiminde dünyada 6., Avrupa’da ikinci sıradayken plastik işleme makinelerinde tablo tersine dönüyor. Sektörün büyüme ile birlikte artan makine ihtiyacı büyük oranda ithalatla karşılanıyor. Plastik işleme makinaları sektörünün 2017’nin ilk yarısındaki gelişimini mercek altına alan PAGEV, bu dönemdeki gelişmeleri içeren bir rapor yayınladı. Yılın 6 aylık döneminde plastik sektöründe 441 milyon dolarlık makine ve teçhizat yatırımı gerçekleşti. Bu yatırımların yüzde 62’si ithal makinelerle yapıldı. Aynı dönemde yerli üretim 247 milyon dolar oldu.
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV), plastik işleme makinelerinin 2017 yılının Ocak-Haziran dönemindeki mevcut durumunu hazırladığı kapsamlı rapor ile ortaya koydu. Altı aylık dönemde plastik işleme makineleri üretimi 247 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu dönemde en çok üretilen ürünler sırasıyla; presler ve diğer makineler, aksam ve parçaları, ekstrüzyon makineleri, termoform makineleri, enjeksiyon makineleri ve şişirme makineleri oldu. Yılsonunda plastik işleme makineleri üretiminin geçen yıla oranla yüzde 11 artarak 494 milyon dolara ulaşması öngörülüyor.
Plastik sektörü 2012 – 2016 yıllarını kapsayan beş yıllık süreçte yılda ortalama 821 milyon dolarlık makina ve teçhizat yatırımı gerçekleştirdi. Bu süreçte 2011 yılında en yüksek yatırım seviyesi olan 885 milyon dolara ulaşıldıktan sonra yatırımlar gerilemeye başladı. 2017’nin Ocak-Haziran aylarında ise plastik mamul üreticileri, makine ve teçhizata 441 milyon dolarlık yatırım yapıldı. Toplam yatırımın yüzde 37’sini presler ve diğer makineleri, yüzde 23’ünü enjeksiyon, yüzde 19’unu ekstrüzyon, yüzde 15’ini aksam ve parçalar, yüzde 5’ini termoform ve yüzde 2’sini şişirme makineleri oluşturdu. Yılsonunda makine ve teçhizat yatırımlarının 883 milyon dolara yükseleceği ve 2011 yılı seviyelerinin yeniden yakalanacağı tahmin ediliyor.
Makine ithalatında ilk üçte Çin, Almanya ve İtalya yer aldı…
2017 yılının 6 aylık döneminde 62 ülkeden yapılan toplam 273 milyon dolarlık plastik işleme makineleri ithalatı içerisinde yüzde 39 pay ile presler ve diğer makineler ilk sırada yer alırken; bu makineleri yüzde 29 ile enjeksiyon makineleri, yüzde 17 ile ekstrüzyon makineleri, yüzde 8 ile aksam ve parçalar, yüzde 5 ile şişirme makineleri ve yüzde 2 ile termoform makineleri izledi. İthalatta ilk üç ülke Çin, Almanya ve İtalya olarak sıralandı. Bu ülkelerin toplam ithalatımızdan aldığı pay yüzde 61 olarak gerçekleşti. Yılsonunda makine ithalatının 2016’ya oranla yüzde 6 düşüşle 546 milyon dolara gerileceği tahmin ediliyor.
İlk yarıda en çok Cezayir’e plastik işleme makinesi ihraç edildi
2017 yılının ilk yarısında plastik işleme makineleri ile aksam ve parçalar ihracatı 79 milyon dolar oldu. Türkiye’nin plastik işleme makineleri ihracatında ilk üç ülke Cezayir, Rusya Federasyonu ve İran olarak sıralandı. İhracatın yılsonunda geçen yıla göre yüzde 8 artışla 157 milyon dolara yükseleceği tahmini yapılıyor.
Türkiye, plastik işleme makineleri dış ticaretinde açık veriyor. Dış ticaret açığı 2011 yılında 589 milyon dolarla en üst düzeye çıkmıştı. 2017 yılının Haziran ayı sonu itibariyle dış ticaret açığı 194 milyon dolar olarak gerçekleşti. Aynı trendle sürmesi halinde yılsonunda 389 milyon dolara ulaşması ancak 2016 yılına kıyasla yüzde 11 azalması bekleniyor.
PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, plastik işleme makineleri sektörünün başta Çin olmak üzere Uzak Doğu ile rekabette zorlandığını belirterek katma değerin yüksek olduğu ürünlere yatırımın artması gerektiğine dikkat çekti. Sektörün makine yatırımlarında yerli oranının yıllar itibariyle artış göstermesinin önemli bir gelişme olduğunun da altını çizen Yavuz Eroğlu, “Geçtiğimiz yıllarda yüzde 80’lere ulaşan ithalat oranları yüzde 62’lere kadar geriledi. Bu son derece olumlu bir gelişme. Türkiye, plastik işleme makinelerine yönelik olarak çok ciddi yatırım yapan bir plastik sektörüne sahip, dolayısıyla bu alanda dünyanın en önemli pazarlarından biriyiz. Yılın ilk yarısındaki 441 milyon dolarlık makine yatırımının yılsonunda 883 milyon dolara ulaşmasını bekliyoruz. Plastik sanayimizin başarılı ilerleyişinin yerli makine yatırımları ile daha da kuvvetleneceği inancındayız. Sanayinin dijitalleşmesi sürecinde kendi teknolojimizle ilerlememiz daha da önem kazanıyor. Dinamik makine sektörümüzün stratejik bir vizyon ve yaklaşımla dönüştürülüp Türkiye’nin plastik işleme makineleri aksam ve parçalarında üretim ve ihracat üssü haline getirilmesi izlenebilecek önemli stratejilerden biri olarak değerlendirilmelidir. Ayrıca plastik işleme makineleri ihracatımızın yükselmesi için dünya plastik işleme makineleri ithalatından yüzde 85 pay alan diğer ülkelere yönelik tanıtım faaliyetlerinin de arttırılması önem taşıyor” diye konuştu
