Türkiye’de girişimcilik sistemi ile ilgili Duygu Oktem Clark, Deniz Bayhan, Dogan Taskent tarafından hazırlanan rapora Heath Naquin (Venture Well), Eli Velasquez (Venture Well) ve Patrick Terroir (Licensing Executives Society International) de katkı verdi.
Avrupa Yatırım Fonu Yetkilisi Duygu Oktem Clark, Girişimcilik Ekosisteminin bilinen isimlerinden Dogan Taskent, Venture Well Yöneticisi Heath Naquin, Eli Velasquez ve Patrick Terroir ‘in katkıları ile hazırlanan raporda Dünyadaki Girişimcilik Endekslerinden Girişim Sermaye yapılarına detaylı bilgiler veriyor. Türkiye ile ilgili mobil kullanımdan, en yüksek değerli girişim satışlarına bilgilerin aktarıldığı raporun sonuç bölümünde ise şu gözlem ve değerlendirmeler var:
- Startups.watch verilerine göre Türkiye’deki girişimcilik ekosisteminde kadın girişimci oranı yüzde 15. Ocak-Eylül 2017 tarihleri arasında girişim sermayelerinin sadece yüzde 15’i bir kurucusu kadın olan startuplara gitti.
- Girişimlerle ilgili projelerin teknoloji tarafı güçlü ancak işle ilgili kısımları zayıf. Girişimciler ağırlıkla mühendislik veya bilim kökenli olduğu için işin ekonomi – business tarafını pek düşünmüyor. Hatta girişimcilerin birçoğu fikirlerin işsel görünümünü önemsemiyor, bunun anlamı olmadığını düşünüyor. Bu bakış açısı değişmediği takdirde sürdürülebilir inovasyonu görmek pek mümkün olmayacak.
- Teknoloji Transfer Ofislerine MBA öğrencileri ile birlikte çalışılması öneriliyor. Böylelikle fikrin iş nitelikleri ile özellikle akademisyen kökenli kurucuların ilgilenmesi gerekmeyecek ve başarılı sonuçlar üretilebilir ve hatta bir adım ilerisinde MBA öğrencilerini ortak olarak alabilirler.
- TÜBİTAK’ın katkıları ve Sermaye Girişim yapılarının çalışmaları takdire şayan. Ancak, girişimleri endüstri açısından kabul edilebilir “Teknolojik Hazırlık Seviyesine” getirecek ve ardından ticarileşme ve yasal süreçlerle birlikte bir inovasyona, bir ürüne dönüştürebilecek bir olgunlaştırıcı finansal metod gerekli. Bu fon, TTO lar tarafından yönetilebilir ve ticarileşme noktasında büyük potansiyel taşıyan araştırma projeleri için kullanılabilir. Yeterli kalifiye TTO personeli olmaması nedeniyle bu süreçleri uygulayacak ve bu fonu kullanacak personel için eğitimler tasarlanmalı.
- TÜBİTAK tarafından merkezi bir izleme sistemi ile TTO lar tarafından uygulanacak özelleştirilmiş hızlandırma programları, teknoloji ticarileştirme çabalarında başarıyı artırabilir. Bu tür hızlandırma programları müşteri bağlılığının yüksek seviyede gerçekleştiği şekli ile onaylanan bir iş modelini hedeflemeli. TTO’ların özelleşme çabalarını artıracak şekilde tematik hızlandırma programları organize edilmeli.
- TTO ‘larda çalışanlar görevini kalpten yapsa da çoğu TTO’lar teknoloji ticarileştirme konusunda tam anlamı ile yetenekli ve tecrübeli isimlerden oluşmuyor. Bazı TTO’lar, teknoloji ticarileştirme süreçleri için takip etmek üzere taslaklar istiyor. Fakat bu mevcut stratejileri kendi içinde işleme gereği yüzünden mümkün değil. Bunu başarmak için, TTOlar daha geniş yetenek setleri geliştirmeye ve profesyonel gelişim fırsatlarını tanıtmaya başlamalı. TTO çalışanlarının büyük çoğunluğu, teknoloji transferi veya sanayi tecrübesine yeterince sahip değil. Endüstri içinde daha yüksek çapta bir izleme komitesi kurulmalı.
- Türkiye’de şirketler arasında startupların satin alnması, startuplar ve akademisyenlerle birlikte çalışma çok yaygın değil. Şirketler, M&A (birleşme ve satin alma) gibi metodlarla startuplar ve akademisyenlerle ortalıklar yapmak surety ile girişimcilik ekosistemine daha fazla katkı vermeil. Şirketlerin hackhatonlar organize etmek veya düzenlenen etkinliklere sponsor yolu ile katkı vermeleri takdir edilesi. Fakat gerçek değer ve anlamlı sonuçlar üretmek için akademisyenler ve startuplar ile çalışmak için yapılandırılmış programlar ve “adanmış” ekipler oluşturmalılar.
- Dünya genelinde kadın girişimciliği bir problem. Türkiye’nin kadın girişimciliği yolundaki engelleri kaldırması gerekiyor.