Baybars Altuntaş, LinkedIn hesabı üzerinden 16. EBAN Kongresini değerlendirdi:
Geçen haftalarda Portekiz’in Porto kentinde yapılan 16.EBAN kongresinde 2015 yılı Avrupa melek yatırım istatistikleri açıklandı ve Türkiye’nin iki basamak daha atlayarak İngiltere, İspanya, Almanya, Fransa ve Finlandiya’dan sonra Avrupa’nın altıncı büyük pazarı olduğu duyuruldu. Bu detaya girmeden evvel, açıklanan rakamlara önce bir göz atalım:
Avrupa’da 2015 yılında girişimcilere ve start-up’lara toplam erken aşama yatırım miktarı, bir önceki yıla göre yaklaşık % 10’luk bir büyüme ile toplam 8,6 milyar EUR olarak gerçekleşti. Erken aşama yatırım miktarı şu birimleri kapsıyor: Crowdfunding platformları, teknoparkların hızlandırıcı merkezleri, mini – VC’ler ( risk sermayesi şirketlerinin küçük yatırımları) ve melek yatırımcılar. Bu toplam miktarın 2,1 milyar EUR’u risk sermayesi şirketleri tarafından gerçekleştirilirken, 400 milyon EUR crowdfunding platformları ve 6,1 milyar EUR ise melek yatırımcılar tarafından gerçekleştiriliyor. Melek yatırımcılar, erken aşama yatırım pazarının % 71’ini gerçekleştiryorlar. Bu miktar geçen yıl 5,5 milyar EUR idi. Burada ilginç olan, Avrupa’nın 2015 yılı içinde büyüyemediği gerçeğini göz önüne alırsak, bu % 10’luk büyüme müthiş bir gelişme. Yani, Avrupa ekonomisinde ne varsa yine melek yatırımcılarda var sonucu ortaya çıkıyor. Bu artış oranından, önümüzdeki yıllarda Avrupa’nın melek yatırımcılığa daha da önem vereceğini de anlamak zor değil.
Avrupa’daki bu miktarın yaklaşık 500 milyon EUR’u Türkiye’den geliyor. Yani, Türkiye tek başına Avrupa’nın toplam melek yatırım pazarının % 10’unu tek başına elinde tutuyor. Avrupa deyince, sadece AB ülkeleri olarak algılamayınız. Bu istatistikler 2015 yılında Avrupa’daki toplam 31 ülkenin rakamlarını kapsıyor.
Geçen yıl Avrupa’da 303.650 melek yatırımcı tarafından toplam 32.940 adet girişimci ve start-up’a yatırım yapılmış durumda. Buradan da şu sonuçlar ortaya çıkıyor:
- Şirket başı yapılan ortalama melek yatırım: 184.271 EUR
- Melek yatırım ağı başına yapılan ortalama yatırım: 1.292.468 EUR
- Her melek yatırımcının yaptığı ortalama yatırım: 19.990 EUR
Gördüğünüz gibi, melek yatırımcılık milyonerlerin bir oyunu değil. Toplam yıllık 20.000 EUR ortalama bütçe ayırabilen herkesin melek yatırımcı olma ihtimali mevcut.
Yapılan yatırımların % 22’i ise ICT teknolojileri sektöründen gelen iş fikirlerine, % 8’i ise mobil teknolojilerinden gelen iş fikirlerine gerçekleşmiş durumda. Yani, 2015 yılında Avrupa’da melek yatırımcıların parasının yaklaşık üçte biri, ICT ve mobil teknolojilerine gitmiş durumda. Yapılan yatırımın sayısal değerinde ise bu oran % 40’a çıkıyor. Yani, yatırım yapılan toplam 100 iş fikrinden 40’ı ve toplam yatırılan paranın da % 30’u ( yaklaşık 2 milyar EUR) ICT ve mobil teknolojilerine gitmiş durumda. Açıkçası, Türkiye’deki oranlar da hemen hemen aynı. Bu da, girişimcilerin, daha kolay finansman bulabilmeleri için hangi sektörlere odaklanmaları gerektiği hakkında bir ipucu veriyor.
Yapılan yatırım tutarının % 11’i Seed ( tohum) aşamasına henüz gelmemiş ve iş fikri aşamasındaki girişimcilere, % 32’i tohum aşamasına gelmiş girişimcilere ve % 40’ı da start-up aşamasına gelmiş girişimcilere yapılan yatırımlardan oluşuyor. Demek ki, teknoparkların, bağımsız inkubasyon merkezlerinin rol aldığı yatırım miktarı hiç te küçümsenecek gibi değil. Bu da, ileride, accelerator (hızlandırıcı) merkezlerinin bu sektör için daha da önem kazanacağını gösteriyor.
Melek yatırımcıların, melek yatırım yapma yöntemlerini incelediğimizde de şunları görüyoruz: Melek yatırımcılar, tek başlarına yatırım yapmak yerine, diğer melek yatırımcılarla beraber ortak yatırım gerçekleştiriyorlar. Neredeyse tamamı bu şekilde yatırım gerçekleştirmiş durumda. Bir kısmı da, erken aşama yatırım fonları veya VC fonları veya aile yatırım ofisleri veya kamu fonları ile ortak yatırım gerçekleştiriyorlar. Ancak bu oranlar, melek yatırımcıların bir birleriyle ortak olarak yaptıkları yatırımların yanında oldukça düşük kalıyor.
Bildiğiniz gibi, OECD istatistiklerine göre her 100 girişimciden sadece 1’i melek yatırımcıdan finansman bulabiliyor. Melek yatırımcılardan finansman bulmuş olan her 10 girişimciden de sadece 1’i çok başarılı olabiliyor, yani minimum 20 çarpan ile ideal sürede ( 5 yıl ve civarı) exit /çıkış gerçekleştirebiliyor.
Bu istatistiki verilere sahip melek yatırımcılar, doğal olarak bir tek girişimciye, diyelim ki 100 bin TL yatırmak yerine, 10 ayrı girişimciye 10’ar bin lira yatırarak risklerini de minimize etmiş oluyorlar. Ancak bu şekilde hareket edebilmeleri için, her girişimcinin kalan 90 bin TL’ni karşılayacak başka melek yatırımcılar bulmaları gerekiyor. İşte bu yüzden, tüm dünyadaki yeni trend, tek başına melek yatırım gerçekleştirmek yerine, melek yatırım ağları kurup ağ üyesi olarak melek yatırımları gerçekleştirmek şeklinde seyrediyor.
Yine açıklanan istatistiklere göre, 2015 yılında Avrupa’da toplam 470 melek yatırım ağı faaliyet gösteriyor. Bunlardan 15 tanesi Türkiye’deki melek yatırım ağları. EBAN’ın 1999 yılında kurulduğunda Avrupa’daki toplam melek yatırım ağının 80 civarında olduğunu göz önüne alırsak, sanırım trenddeki hızlı gelişimi daha rahat algılarız.
Şimdi gelelim asıl Türkiye’yi ilgilendiren konuya: Türkiye, geçen yıl tam iki sıra atlayarak Avrupa’nın en büyük altıncı melek yatırım pazarı oldu. Avrupa’da yapılan melek yatırımın yaklaşık % 10’u Türkiye’de gerçekleşti. Ancak hemen altını çizeceğimiz birkaç husus var:
Türkiye’den önünde olan İspanya, Avrupa’nın ikinci pazarı oldu, ancak İspanya bu başarıyı toplamda ülkedeki 52 melek yatırım ağı ile yakaladı. Türkiye ise 15 melek yatırım ağı ile altıncı oldu. En büyük pazar olan İngiltere ise bu başarıyı 12.000 akredite melek yatırımcı ile yakaladı, halbuki Türkiye’de henüz 300 civarında akredite melek yatırımcı var. Öte yandan, Türkiye, yapılan melek yatırımın gayri safi milli hasılaya oranında ise 15. ülke konumunda.
Ayrıca, melek yatırım ağı başına düşen melek yatırım sayısında ise Türkiye 11.sırada. İlk sıralarda ise Estonya, Danimarka, Finlandiya, Avusturya, Lüksemburg gibi nüfusça ve melek yatırım ağı sayısınca az olan ülkeler yer alıyor.
İngiltere ve İspanya, nüfus açısından Türkiye’ye benzeyen ülkeler. Yukarıdaki sayısal verilere dayanarak şunu çok rahat söyleyebiliriz ki, Türkiye şu anda Avrupa’nın melek yatırımcılıkta gelecek vadeden bir numaralı ülkesi. Çünkü, hem melek yatırımcı sayısının artması, hem melek yatırım ağlarının artması ve Anadolu’ya yayılması ile müthiş bir potansiyelin aktif hale geçmesi söz konusu olacak.
Önümüzdeki birkaç yıl içinde, Türkiye’yi Avrupa’nın en büyük ilk üç pazarından biri olarak görürsek hiç şaşırmayın derim.