Erkekpaketi.com kurucusu Ersin Mete Ertürk ile son dönemde popüler olmanın ötesinde yeni ekonominin bir gerçeği haline doğru ilerleyen melek yatırımcılık konusunu, geldiği yeri kendi gözünden konuştuk.
– Sayıları giderek artan melek yatırım ağları sizce Türk girişimcide bir heves mi yoksa bir çekince mi yaratıyor?
Genel olarak heves yarattığını söyleyebilirim. Çünkü bir girişimcinin işini erken aşamada daha hızlı büyütebilmesi için gereken finansman ve network desteğini melek yatırımcı sağlayabiliyor. Türkiye melek yatırımcılıkta henüz emekleme aşamasında. Bireysel ve ağ bünyesinde yer alan yatırımcılarla birlikte şu an yaklaşık 500 kişi var. Önümüzdeki üç yıl içerisinde bu rakamın katlanarak artacağını düşünüyorum. Özellikle Yemeksepeti’nin satış rakamı bugüne kadar internet girişimleriyle ilgilenmeyen birçok büyük grubun dikkatini çekti. Bu alana daha fazla destek verildiğinde büyük başarılara imza atabilecek startuplarımızın olduğunun farkına varmaya başladılar. Girişimcilik Türkiye’de artan bir trend’de ilerliyor. Henüz Avrupa ve ABD’nin çok gerisindeyiz ama yakalanan bu başarılar gençlerin bu tarafa yönelmesini sağlıyor. Bir seri girişimci olarak yönelmelerini tavsiye ederim. Ama şunu da akıldan çıkarmamak lazım. Herkes yaptığı her işte başarılı olacak diye bir durum da yok. Başarısızlıklar yaşamanın da iyi olduğuna inanıyorum.
– “Melek yatırımcı olup işin PR’ından faydalanalım” ile “Melek yatırımcısı olduğumuz firmaya değer katalım” arasında neredeyiz?
Bu tamamen yatırımcıyla alakalı bir durum ve buna en iyi örnek de Hasan Aslanoba. Hasan beyi üç sene öncesine kadar bu denli tanıyan var mıydı? Hiç sanmıyorum. Halbuki Türkiye su pazarının en büyük şirketinin sahibiydi. Sonra bunu Coca Cola’ya satarak başarılı bir çıkış yaptı. Bu başarısı, son üç yılda internet ekosistemine yaptığı 60 milyon dolarlık yatırımlar kadar ilgi çekmedi. Yazılı ve görsel medyada kendisiyle röportajlar yapıldı ve ciddi bir PR oluştu. Hem kendi için hem de yatırım yaptığı şirketler için. Bu da şunu gösteriyor, artık online dünyada yapılan işler klasik ekonomideki başarılara göre daha çok ilgi görüyor. O yüzden hep şunu söylüyorum; dijital dönüşümü şirketine getiremeyen firmalar bu inovasyonun çok gerisinde kalacak ve bu dönüşümü sağlayan rakipleri tarafından yutulacak.
Şimdi sana sorayım; Erikli’nin Coca Cola’ya satılması haberi mi senin ilgini çeker yoksa Yemeksepeti’nin Delivery Hero’ya satılması mı? Çoğumuz için Yemeksepeti haberi daha çok ilgi çeker. Çünkü ortada kısa sürede gerçekleştirilen, zamanında senin benim gibi girişimcilerin gerçekleştirdiği bir başarı öyküsü var. Bir tarafta bir startup diğer tarafta katı bürokrasiyle uğraşmak zorunda kalan firmalar. Bu başarıyı gerçekleştirenler rol model oldu artık. Onlar yaptı biz neden yapmayalım soruları sorulmaya başlandı. Tabi ki herkes bunu yapamayacak ama en azından deneyecek. Nevzat Aydın ve arkadaşlarının bu başarısı bence girişimcilere bir cesaret aşıladı. İşte Hasan Aslanoba da geleceğin dijitalde ve internette olduğunu görerek çok doğru bir kararla buraya yöneldi. O yüzden kendisini kutlamak lazım. İmkanları olan birçok işadamı bu riski alamıyor.
- Ankara’da melek yatırımcılık sizce ne durumda?
Hiç beklenen seviyede değil. Metutechban dışında faal bir ağ da yok. Türkiye’nin en önde gelen iş adamları Ankara’da olmasına rağmen, bilinen hiçbir melek yatırıma imza atılmaması ilginç. Ankara’lı girişimlerin sesini daha çok duyurması ve başarı öyküsü oluşturması ilgi çekici olacaktır.
– Bir gün melek yatırımcı ile çalışacak olsanız kendisine soracağınız ilk soru ne olurdu? (ve nedeni tabi)
Sanırım paranın dışında bize daha başka neler sunacaksınız olurdu? Çünkü her şey sadece parayla bitmiyor. Benim gördüğüm girişimcilerin iki genel sorunu var çözülemeyen. Birincisi finansman darlığı, ikincisi ise sektörde belirli konu başlıklarında deneyimli kişilerden fikir ve tavsiye alamama sorunu. İnsanların kafalarında olan sorulara cevap ve problemlerine çözüm ihtiyacı var. Burada pazarda ciddi bir boşluk olduğunu gördüm ve bizzat çevremdeki kişilerin de yaşadığı bir sorun olduğunu gözlemleyerek bununla ilgili bir proje geliştirmeye karar verdim. Şu an üzerinde çalışıyoruz. Yakında lansman yapılacak. Girişimcilik ekosisteminde önemli bir boşluğu dolduracak. Eksper, yani konusunda en uzman kişilerin girişimcilere deneyim, tavsiye ve fikirlerini sunacağı online bir pazaryeri. Girişimciler danışmak istediği konularla ilgili eksperi seçerek onunla direk telefonda konuşacak ve belki de bu hayatını etkileyebilecek bir görüşme olacak.
Soruna geri dönersek, her şey sadece para ile hallolmuyor. Öyle olsa ortada başarısız olup kapanan girişimler olmazdı.
– Bir gün siz melek yatırımcı olsanız, girişimine destek vereceğiniz kişiye ilk hangi soruyu sorardınız?
Girişiminin müşteriye sağladığı faydanın tek cümleyle ne olduğunu sorardım. Çünkü artık sadece kaliteli veya hızlı iş yapmak müşterinin sizi seçeceği anlamına gelmiyor. Farklı olmalısınız ve gerçekten hatırı sayılır bir problemi çözmelisiniz. Herkesin yaptığını yaparsanız müşteri neden mevcut şirketi bırakıp size gelsin? Ürün satan şirketlerin bunu hizmete, hizmet sunan şirketlerin de bunu ürüne nasıl çevirebileceklerini düşünmeleri gerektiğine inanıyorum.
Örneğin bir erkek için en zor şey berberini değiştirmektir. Peki online ve offline modeli birleştiren bir berber senin ilgini çeker miydi? Örneğin kapıdan çıktığında seni unutmayan, belirli periyotlarda seni arayarak “saçınızın kesilme zamanı geldi” diyen, internetten rezervasyonla çalışan, dükkana gittiğinde sana ayrıca bakım ürünleri ve boxer, çorap, prezervatif gibi temel ihtiyaçları da satan bir berber dükkanı senin ilgini çekmez miydi? Benim kesinlikle çekerdi. Söylemek istediğim tam da bu işte. Farklı olursanız ve müşteriye harika bir deneyim yaşatırsanız, daha pahalı olsanız da müşteri size gelir. O yüzden yeni girişimcilere tavsiyem trafiğin olmadığı tarafa gitmeleridir.